Views: 1

Dedeyi (Musa Eroglu) ben 1994-1995 yilinda keşfettim ve o günden beri sıkı bir takipçisiyim. Tabi bu tür sanatçilar sadece bir enstrüman çalip bir türkü, şarki söylemiyor. Bu kişiler birer kültür hazinesidir. Ozan figürünün Anadolu’daki dönüşümünün adidir. Asya’da kopuzla , dombrayla daha çok epik yani destansi halk hikayelerini, olağanüstü olaylar ve mitolojik unsurlarla bezeli eserleri seslendiren ve bunu sözlü kültürle gelecek kuşaklara taşiyan “Ozan”, Anadolu’da doğa, insan, tasavvuf gibi unsurlari da içine alarak daha farkli bir figüre evrilmiştir. Günümüzde halk aşigi ve ozan her ne kadar ayni anlamda kullanilsa da halk aşiklari daha çok doğaçlama çalip söylerken ozan, Asya’daki misyonunu sürdürme eğilimindedir. En azindan benim anladigim budur.

Dede Korkut ve Karacaoğlan’in varligini bu yüzyilda yaşattigi için o ve benzeri isimler değerlidir, bir sanatçidan fazlasidir.

Özetle, kültürlerin çok daha hizli yozlaşacaği, adina şimdilik yapay zeka çagi adi verilen bu yeni çağda, halk edebiyatini, halk tiyatrosunu, halk oyunlarini ve halk turkulerini yasatmaya devam etmeliyiz. Bunlar Anadolu insaninin mayasidir. Önemlidir.

Selamlar

—

Bir Anadolu mirasıdır
Yumuk gözlerinde keramet
Sakalında, sazında erenlerin
İpsala’dan Çıldır’a
Bu toprağın izi vardır
Gerçek bir alın teridir
Fenike’li tüccarların dostu
Lidya’lı güzellerin komşusudur
Dünün Türkistan’lısı
Bugünün Akdeniz evladıdır
Bazen bir çınar,
Bazen de
Sedirlerin gölgesinde
Berrak bir gölettir
Üç bin yıllık tarihin nesli
Sonsuz bin yılların dedesidir
ve dahası
O bir
Eroğlu Erdir


www.seyyargezegen.com
Muhendislik, Edebiyat, Sanat